Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü
Coğrafi Bilgi Sistemleri
Genel Müdürlüğü

2020-2023 Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planının Tanıtımı Bakanımız Sayın Murat KURUM tarafından yapıldı.

30 Aralik 2019
2020-2023 Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planının Tanıtımı Bakanımız Sayın Murat KURUM tarafından yapıldı.

“2020-2023 Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planının” tanıtım ve duyurusu kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimler, üniversiteler, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının katılımı ile Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sayın Murat KURUM tarafından yapıldı.

Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürümüz Sayın İsmail TÜZGEN yaptığı açılış konuşmasında aşağıdaki hususları belirtmiştir.

Son yıllarda yaşanan teknolojik gelişmeler, yaşamımızda da teknolojik bir dönüşümü beraberinde getirmektedir. Öyle ki teknoloji, yaşamımızın neredeyse tüm alanlarına sirayet etmektedir. İnsanlar yaşadıkları şehre uyum sağlama noktasında hep bir arayış içinde olmuştur. Bu arayışların sonucu ise; her seferinde, o çağın koşullarına göre bir teknolojik gelişme olarak ortaya çıkmaktadır. Tabii ki bu gelişmelerden şehirler ve şehir yönetimleri de payını almaktadır. Şehirler, dinamik yapıları ile her zaman büyümeye, üretime, yeniliğe, akla ve bilgiye açık olmuştur. Bu noktada Bakanlığımız, şehirlerimizde çevresel sürdürülebilirliği ve ekonomik kalkınma politikalarını bütünleştirirken, bilişim odaklı bütüncül bir yaklaşım getirmeyi hedefleyen bir kurum olarak öne çıkmaktadır. Kentin ihtiyaç duyduğu konuların tespit edilmesi, şehirlerimizde çözüm üretilmesi beklenen; enerji ihtiyacından alt yapı planlamasına, sağlık hizmetlerinden afete, ulaşımdan sosyokültürel faaliyetlere kadar her konunun bütüncül olarak ele alınması gerekmektedir. Burada amaç, sadece işletme maliyetlerini azaltmak veya kenti teknolojik bir laboratuvara çevirmek değil, mevcut uygulamalarda yetersiz kalınan noktalarda teknoloji yardımıyla kentsel yaşam kalitesinin iyileştirilmesi, doğal kaynaklardan ve enerjiden tasarruf sağlanması olmalıdır. Ülkemizde hem kurumlarımızın, hem yerel yönetimlerin akıllı şehirlere yönelik yaptıkları çalışmaların koordine edilmesi, mükerrer yatırımların önlenmesi, standart bir yapıda uygulama yapılarak veri üretilmesi gerekmektedir. Bunu sağlamak için de koordinasyon çerçevesinde oluşturulacak üst düzey bir strateji çalışması gerekiyordu. Bu doğrultuda ülkemizi ve şehirlerimizi önümüzdeki dönemlere taşıyacak politikalar, hedefler ve eylemler içeren “2020-2023 Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planını” çalışmalarını tamamlamış bulunmaktayız.” 

Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu Başkan Vekili Sayın Şükrü KARATEPE konuşmasında aşağıdaki hususları belirtmiştir.

" Hızla büyüyen şehirler, karmaşıklaşan kumu hizmetleri ve hayatın hızı, teknolojiye bağlı olarak akıllı şehirleri de zorunlu hale getiriyor. Bu zorunluluk sadece şehirle ilgili değil. Akıllı şehirle beklediklerimiz; hizmetler hızlanacak ve kalitesi yükselecek, kaynaklar daha az tüketilecek, çevresel, ekonomik, kültürel faydası olacak. Bunun yanında, esasen yönetim açısından sağladığı demokratikleşmeyi, vatandaşın doğrudan kamu yönetimi ile temas kurmasını burada daha da önemsiyorum.  Bir de gelişmeler onu gösteriyor ki bunun ahlaki ve entelektüel bir yönü de var. Giderek bütün sanat alanlarının da bunu kullandığını görüyoruz. Son dönemde ödül alan, büyük gişe yapan filmlerin de çoğunun aynı yöntemlerle çekildiğini, bu sektörün de bunu çok ciddi şekilde kullandığını gözlemliyoruz. Tabii bunun felsefesi de yapılıyor, bir mesele olarak bu ne getirecek, ne götürecek. Sadece bir teknoloji olarak bakmanın yanlış olduğunu ifade etmek için bunları söylemek zorunluluğu hissediyorum.

Ülkemizde bugüne kadar yapılan uygulamalar biraz rastgele gidiyordu, Kurul olarak bu konu ile ilgilendik, taraftarlarını dinledik, netice de çok iş yapılıyor ama kopuk kopuk, bir birikim var ama bu birikim birleştirilip bir güç haline getirilemiyor, inşallah  Akıllı şehirler üzerine Bakanlığınızın yaptığı tüm çalışmaları bir araya toplayan bu strateji eylem planı çalışması, tüm bu olumsuzlukları ortadan kaldıracak, bir merkezden organize edecektir.”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Sayın Çiğdem KARAASLAN konuşmasında aşağıdaki hususları belirtmiştir.

Bugün yine vizyon çizen, yine gelecek stratejisinin bir parçası olacak önemli yol haritasını paylaşan bir çalışmaya katılmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Önceki yıllarda soruna hızlı çözüm üreten, sorunlar üzerinden mevcut durumu tarifleyen bir bakış açısı yerine,  bugün gelecek stratejisini belirleyen, geleceğe dair çözüm önerilerini dile getiren ve Türkiye ile paylaşan, ulusal vizyonumuzu uluslararası arenada örnek gösterecek biçimde tanımlayan bir çalışmaya şahitlik ediyoruz. Herşeyden önce "Akıllı şehirler" denilince akıllara ilk olarak teknoloji geliyor. Fakat bu kavram aslında çözümü tariflemektedir. Çözüm, kimi zaman teknoloji ile gerçekleşebilir. Aslında çözüm üretecek olan yine insandır. Şehirlerimiz büyümekte ve gelişmekte. Şehirlerimizin büyürken karşı karşıya kaldığı riskler de aynı oranda büyümekte. Dolayısı ile bu riskleri yönetebilmek, bugün elbette düne göre daha zor. Teknoloji başta olmak üzere bu yüzyılın bize sağladığı imkanlarla birlikte elbette bu mümkün. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı iklim değişikliği ile mücadele başta olmak üzere, Türkiye'nin gelecek dönemde şehirlerinin karşı karşıya kalacağı riskleri önceden görebilen ve bu risklere karşı çözüm üretebilen bir anlayışı temsil ediyor. Yaşam kalitesi yükselen şehirlerimizin artık beklentileri de değişti. O şehirde yaşayan şehirlilerin ihtiyaçları değişti. Bugün yerel yöneticilerimizden merkezi hükümetimize kadar, bizler aynı zamanda siyasetin temsilcileri olarak, düne göre çok daha yeni ve yenilikçi bakış açısına sahip olmak durumundayız. Bugün biz, kadim kültürün bize öğrettiği değerler üzerinden, uluslararası dünyada kabul görmüş yeniliklerin hepsini bünyemizde barındırarak dünyaya örnek olacak bir şehircilik anlayışını hayata geçirmek istiyoruz."

Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sayın Murat KURUM, konuşmasında aşağıdaki hususları belirtmiştir.

"Şehircilik tarihimizde çığır açacak yeni bir proje ile huzurlarınızdayız. Ülkemizin ilk Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planını milletimizle paylaşmak için bir aradayız. Akıllı şehirlere dair ilk çalışmamız, 19 0cak 2019 tarihinde Antalya’da yaptığımız “2023e Doğru Çevre ve Şehirciliğin Geleceği İstişare Toplantısında” en önemli gündem maddelerinden biri de akıllı şehirler olmuştu. Şehirlerimizin planlamalarını 2023, 2053, 2071 e giden yolda bütüncül bir yaklaşımla yürütüyoruz.

Merkezinde insan olan, kentsel dönüşümle afetlere hazır, kimlikli, kişilikli, engelli dostu, marka şehirleri inşa ediyoruz. Medeniyetimizin mirası, mahalle kültürü ve yatay mimariyi esas alan bir anlayışla, dar gelirli vatandaşlarımızı ev sahibi yapmak için sosyal konutlar üretiyoruz. Millet Bahçeleri, ekolojik koridorlar ve yeşil alanlarımızı arttırarak kişi başına düşen yeşil alan miktarını 8 m den 15 m ye çıkartıyoruz. Ülkemizin doğal koruma alanı büyüklüğünü %9 dan %17 ye çıkaracak çalışmaları yürütüyoruz. Doğal, tarihi ve kültürel zenginliklere sahip olan marka şehirlerimizi korumak için imara aykırı yapılaşmayla mücadele ediyoruz. Yapmış olduğumuz tüm projelerde enerji verimli, sıfır atık uyumlu ve akıllı teknolojilerle donatılmış binalar inşa ediyoruz. Sıfır atık çatısı altında yüzlerce yeni çevre projesini iklim değişikliği ile mücadele kapsamında yürütüyoruz. Eylem planı çerçevesinde belediyelerimizle ortak projeler yürütüyoruz.

Şehirlerin sorunlarına çözüm üretmek, geleceğin ihtiyaçlarına en hızlı ve verimli şekilde cevap vermek için “2020-2023 Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planını” hazırlama kararı aldık.

Sonuç olarak “2020-2023 Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planında” 26 ana, 14 alt olmak üzere toplam 40 eylemi belirledik."

Açıklayacağımız eylem planı ulusal düzeyde hazırlanan ülkemizin ilk, Amerika, Hollanda ve Avustralya'dan sonra dünyanın dördüncü Ulusal Akıllı Şehir Stratejisi ve Eylem Planıdır. Bu anlamda yaptığımız bu çalışma ülkemizin şehircilik tarihi açısından son derece önemli bir kilometre taşı olacaktır. İkinci olarak, eylem planımıza tüm bakanlıklarımız, yerel yönetimlerimiz, özel sektörümüz, sivil toplum kuruluşlarımız ve üniversitelerimiz paydaşlar olarak katılım sağlıyorlar. Bu nedenle çalışmamız, Ulusal bir Strateji ve Eylem Planı'dır. Bugün de Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla akıllı şehir politikalarımızın tüm kamu kurumlarımızda yaygınlaştırılmasına dair genelgemiz Resmi Gazete'de yayımlandı.

“2020-2023 Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planınında” yer alan 40 eylemi 8 maddelik özet halinde sizlere açıklamak istiyorum

Eylem 1: Şehirlerimizin Acil İhtiyaçlarını Önceleyecek, Şehre Özgü Akıllı Şehir Stratejileri ve Yol Haritalarıyla Ulusal Akıllı Şehirler Ağını Oluşturuyoruz.

Bakanlık olarak 81 valiliğimize akıllı şehirler strateji belgelerini göndererek her şehrin kendine dair önceliklerini belirleyeceğiz. Ülkemizdeki akıllı şehir uygulamalarının öncelik sırasının da buna göre yapılmasını sağlayacağız. Önceliklendirmenin önemini birkaç örnek ile sizlere açıklamak istiyorum.

Şehrin ulaşım sorunu birinci sıradaysa, ulaşımı öne alacak, sağlıksa sağlığı öne alacağız. Bu önceliklendirme sayesinde, hem kaynak tasarrufu hem de zaman verimliliği sağlayacağız, yatırımlarımızın boşa gitmesine engel olacağız.

Artvin'de, Rize’de, Trabzon’da Karadeniz Bölgesinde öncelikli sorun, iklim değişikliğinden kaynaklanan aşırı yağışlara bağlı sel felaketi ise, çalışmalarımızı bu yöne kaydıracağız. Artvin'in trafik sorununu ikincil sorun ise ikincil olarak da ona öncelik vereceğiz.

Karadeniz İklim Değişikliği Eylem Planımızla da uyumlu olarak kuracağımız akıllı sistemlerle yağış miktarını anlık olarak takip edeceğiz. Elde ettiğimiz sonuçlara göre de akıllı şebeke sistemleri kuracağız.

Artvin örneğinde olduğu gibi bütün şehirlerimizde başta deprem olmak üzere afet ve acil durum yönetimine yönelik akıllı çözümler üreteceğiz. Afet yönetim uygulamaları, akıllı acil durum müdahale sistemi, akıllı telefon felaket modu gibi uygulamaları her şehrimiz için hayata geçireceğiz.

Eylem 2: Şehirlerimizin Olgunluk Seviyesini Tüm Bileşenleri ile Tespit Ederek İl İl Yaşanabilir Şehir Endeksini Oluşturacağız .

Bugün belediyelerimizin yüzde 87'sinde akıllı şehirlere ilişkin bir izleme sisteminin olmadığını görüyoruz.

Yapacağımız IQ testleriyle şehirlerimizin olgunluk seviyelerini ölçecek, il il Yaşanabilir Şehir Endeksini oluşturacağız. Düzenli ölçümlerle şehirlerimizdeki değişimleri izleyeceğiz ve ihtiyaçları güncelleyeceğiz.

Mesela, İstanbul'un katı atık toplama ve taşıma maliyeti yıllık 1 milyar liranın üzerindedir. Akıllı atık sistemleriyle, yani çöp konteynırlarının doluluk oranlarını, ayrıştırma oranlarını ölçen akıllı sistemlerle, yazılımlarla, sensörlerle bu masrafı çok büyük oranda azaltabiliriz. Bunun yanı sıra ülke olarak akıllı atık toplama sistemleri ile yıllık atık toplama ve taşıma maliyetlerinde yüzde 45 oranında tasarruf sağlayabiliriz.

Su şebekelerindeki kayıp kaçak oranlarının yüzde 50'ye kadar çıktığını gördük. Akıllı sistemlerle bu oranı %5'lere düşürebiliriz. Bu faaliyet özellikle su stresi çeken ülkemizin de öncelikli ihtiyacıdır. Su geri dönüşüm oranlarımızı %1'den %5'e çıkarma hedefimiz var. Şu an kişi başına 1500 metreküp su kullanan bir ülkeyiz ve bu oranla su fakiriyiz. Bu rakam gerekli yatırım ve tedbirlerin alınmaması halinde 1200 metreküpe kadar düşecek ve su kıtlığı yaşamaya başlayacağız. Kuracağımız ileri biyolojik atık su arıtma tesislerinde uygulayacağımız akıllı sistemlerle suda geri dönüşüm miktarını arttıracağız. Binalarımıza kuracağımız akıllı sistemlerle gri suların geri kazanımını sağlayacağız. 2050'li yıllarda dünyada su savaşlarının çıkacağı öngörüsüyle bu çalışmanın ne denli önemli olduğunu görmüş oluyoruz. Ülkemizde 19,5 milyon binamız var. Yaptığımız çalışma ile gördük ki, bu binaların %90 ında akıllı bina, yenilenebilir enerji sistemleri ya hiç yok, ya da çok az.

Eylem 3: Tüm Projelerimizi Akılı Şehir Uygulamaları ile Bütünleştireceğiz ve Ülkemize Yeni Akıllı Şehirler Kazandıracağız.

Bunun bir örneğini İstanbul’da yapıyoruz. Esenler'de tüm Türkiye’ye örnek olacak 60 bin konutluk proje yürütüyoruz. Bu projenin tamamında akıllı sulama sistemleri ve akıllı atık yönetimi gibi akıllı şehir uygulamaları gerçekleştireceğiz.

Esenler'de olduğu gibi tüm kentsel dönüşüm alanlarını da akıllı bölgeler olarak değerlendireceğiz. Rezerv yapı alanlarımızda, akıllı şehir projelerini hem test edecek hem de uygun olanlarını 'bölge ölçeğinde' hayata geçireceğiz.

Yine konut sayısı yüksek olan TOKİ projelerimizi, akıllı şehir konseptine göre inşa edeceğiz.

Kanal İstanbul'un iki yakasında kuracağımız şehri, akıllı mahalle, akıllı şehir konseptine göre dizayn edeceğiz. Bu anlamda Kanal İstanbul projesiyle İstanbul'a trafik, sosyal donatı ve yeşil alanlarıyla nefes aldıracak örnek iki akıllı şehri yapacağız, milletimize armağan edeceğiz. Tüm millet bahçelerinde akıllı uygulamaları üretecek ve kullanacağız.

Eylem 4: Yerli ve Milli Akıllı Şehir Ürün ve Hizmetlerini İhraç Edeceğiz.  

Akıllı Şehir Küresel Pazar Analizi'ne göre dünyada akıllı şehirler pazar büyüklüğü 2024 yılında 826 milyar dolar büyüklüğe ulaşacak. Şu an ülke olarak bu pazardan aldığımız pay çok düşük bir seviyede. 2023'e kadar akıllı şehir uygulamalarımızı dünya pazarına güçlü bir şekilde sunmamız gerekiyor. Şayet doğru üretim ve yatırım yapabilirsek, ekonomimize yıllık en az 25-30 milyar liralık katkı sağlayabiliriz.

Bu nedenle, akıllı şehir alanında insan kaynağı, teknoloji ve yatırım taleplerinin karşılanması için gerekli olan pazar ortamına ilişkin faaliyetlere başlıyoruz. Bu çerçevede 15-16 Ocak 2020 tarihleri arasında Cumhurbaşkanımızın himayelerinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ve Türkiye Belediyeler Birliğiyle düzenleyeceğimiz Akıllı Şehirler ve Belediyeler Kongresinde Türkiye'nin ilk akıllı şehir pazarını başkentimizde kuruyoruz. Pazar, belediyelerimizi, firmalarımızı, girişimcilerimizi ve vatandaşlarımızı bir araya getirecek.

Eylem 5: Kuracağımız Akıllı Şehir Mekanizmaları ile Hem Hizmet Bütünlüğünü Sağlayacağız, Hem de Ortak Dil Oluşturarak Ulusal Coğrafi Veri Standartımızı Belirleyeceğiz. Türkiye Akıllı Veri Bankasını da Kurarak; Ürettiğimiz Verileri Yatırımcıların Erişimine Açık Hale Getireceğiz. 

Ortak dil çerçevesinde Ankara’daki, Bolu’daki, Düzce’deki, İstanbul’daki uygulama aynı çerçevede yapılacak ki, akıllı şehir uygulamaları bütünleşik olarak hareket edecek. İstanbul’da uygulanan akıllı şehir uygulamasının verimliliği Kocaeli’deki uygulama ile entegre olmasına bağlıdır. Buna benzer uyum sorunlarının yaşanmaması için ulusal coğrafi veri standartlarımızı belirledik. Şehirlerimizin bilişim altyapısını ve bilgi kanallarını oluşturmak üzere Bulut Kent Bilgi Sistemini geliştiriyoruz.

Bu noktada tüm verileri kuracağımız Akıllı Veri Bankasında yatırımcılarımızın erişimine açık hale getireceğiz. Şehirlerimizde de valilik, belediye, üniversite, STK ve vatandaşlarımızdan oluşan Yerel Akıllı Şehir Yönetişim Mekanizmasını kuracağız. Bu sayede akıllı şehirler alanında yürütülen projelerin sürdürülebilirliği, ortak bir politika dahilinde yürütülmesi sağlanacak, mükerrer çalışmaların önüne geçilecek.

Akıllı şehir uygulamalarının en önemi özelliği veri toplama işlemidir. Biz bunu ulusal ölçekte gerçekleştireceğiz ve tüm veriyi halkımıza, ulusal ve uluslararası yatırımcının kullanımına açacağız.

Eylem 6: Ülkemizde 2023 Yılına Kadar 7 Coğrafi Bölgede Akıllı Şehir Teknolojilerini Üreten Akıllı Bölgeler ve Ar-Ge Merkezleri Kuracağız. 

Esenlerde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ile birlikte İhtisaslaşmış Teknoloji Geliştirme Bölgesi kuruyoruz. Burada Türkiye’ nin ihtiyacı olan akıllı şehir teknolojilerini de geliştireceğiz.

Kuracağımız Akıllı Şehir Ajansları ve Ar-Ge Merkezleriyle oluşturacağımız Kuluçka Merkezleriyle dünyada akıllı şehirler alanında değer üreten saylı ülkelerden biri olacağız.

Sıfır Dijital Atık anlayışı ile ülkemizin bir teknoloji ve yazılım çöplüğü olmasına izin vermeyeceğiz. Oluşturacağımız Akıllı Şehir Teknoloji Radarı ile mevcut ve proje aşamasındaki teknolojileri analiz ederek Akıllı Teknoloji Portföyümüzü oluşturacağız.

Eylem 7: Belediyelerimizi ve Girişimcilerimizi Akıllı Şehir Dönüşümü Noktasında Finansal Olarak Destekleyeceğiz.

Uluslararası finans kaynakları, Avrupa  Birliği fonları, İlbank ve Emlak Katılım Bankası aracılığıyla şu anda ithal ettiğimiz akıllı şehir uygulamalarının  Türkiye'de üretilmesi, yerlileştirilmesi ve sayısının artırılması noktasında  girişimcilerimize kaynak  kullandıracağız.

Eylem 8: Akıllı Şehir Alanında Çalışan Nitelikli İnsan Kaynağı Kapasitemizi Arttıracağız. Akıllı Şehir Uzmanlığını Teşvik Edeceğiz.

Akıllı şehirler alanında çalışanların niteliklerini geliştirecek ve bu konuda istihdamı artıracak çalışmalar yapacağız. Buna yönelik politika, mevzuat, program ve modeller oluşturacak ve uygulayacağız.

Artık ülkemizde akıllı şehir uzmanlarımız olacak. Üniversitelerimizle akıllı şehir uzmanlık alanlarına ilişkin örgün ve yaygın eğitimler planlayacağız ve uygulayacağız. Bu alanda 10 bin akıllı şehir uzmanına ihtiyaç olduğunu öngörüyoruz. Veri bilimcisinden yazılım uzmanına, yapay zeka mühendisinden robotik uygulamalar uzmanına kadar birçok yeni alanda uzman yetiştireceğiz.

Önümüzdeki dönem, şehirlerimizin akıllı şehir uygulamaları ile gelişeceği ve günlük hayatımızın bu uygulamalarla kolaylaşacağı ve şehirlerimizin dünya şehirleriyle yarışacağı bir dönem olacaktır. Akıllı şehirlere dair sosyal ve kültürel etkinliğimizi artıracak ve 7 gün 24 saat yaşayan şehirler inşa edeceğiz."

 

Facebook’ta Paylaş Twitter’da Paylaş Google Plus’da Paylaş Yazdır